Evinizin içinde konumlandıracağınız çalışma alanınızın kariyerinizi destekleyeceğini biliyor muydunuz? En ideali evin genel yerleşimi içinde, sakin bir bölgede ayrı bir çalışma odasının yer alması olsa da çoğumuzun evleri bu amaç için tasarlanmadığından farklı yaşam alanlarında kendimize ait çözümleri üretmemiz gerekiyor. İşte yaratıcılık tam da burada başlıyor.
Masanızı Feng Shui açısından en iyi konuma yerleştirmek önemlidir. İdeal olan; masada otururken sırtınızı sağlam bir duvara yaslamak, çalışırken size doğru gelen kişileri görebiliyor olmak, bulunduğunuz yere hakim bir pozisyonda oturmak, mümkünse soldan doğal ışığı alabilmektir. Bu pozisyon kendinizi daha iyi ve güvende hissetmenizi sağlamakla beraber çalışırken en iyi enerji akışını da beraberinde getirecektir. Bazı durumlarda üzümüzü duvara dönmek durumunda kalsak bile karşımıza yerleştireceğimiz bir vizyon panosu bize ilham verirken, duvarımıza asacağımız ayna ise görüşümüzü derinleştirerek bizi güvende hissettirebilir.
Feng Shui’de doğum tarihimize göre belirlenen ve KUA denilen olumlu ve olumsuz yönlerimiz vardır. İşte bu olumlu yönlerimize sırtımızı vererek çalışmak, yaşam enerjisinin desteğini arkamıza almak anlamına gelir. Çalışırken de bu yönleri seçmeye özen göstermek daha iyi bir çalışma deneyimi sunabilir.
Her yeni çalışma gününe uyandığımızda kendimizi enerjik ve keyifli hissetmenin yollarından biri de dağınıklıktan arındırılmış, minimal çalışma masalarıdır. Çalışma sırasında farkında olmadan masamızın üzeri notlar, dergi veya kitaplar, kalemler ve anahtarlar gibi pek çok obje ile dolabiliyor. İşte bu durumda enerjinin rahatça akmasını beklemek mümkün değil.
Dönüş başladı. Doğa ile ilişkini yeniden tasarla. Merkezinde doğa olan mekanlar yaratmak için önce doğayla özdeşleş. Onunla doğuştan sahip olduğun bağı güçlendir. Hadi. Toprağa bas, doğayla temas et. Onu yaşam alanının bir parçası haline getirmek için yine en güzel yerden, doğadan ilham al. Tabiatın iyileştirici gücünü hisset. yeniden. başla.
Daha mutlu ve huzurlu bir yaşam hepimizin ortak dileği olabilir. Peki bu yaşamı nasıl elde edeceğiz? İskandinav yaşam tarzı olan LAGOM & LYKKE bize bu konuda ilham verebilir. Bu yaşam tarzları sadece iç mekan dekorasyonu ile değil, giyimimizden düşünce yapımıza ve hatta iş yapış biçimimize kadar, tüm yaşamımızda bizleri huzurlu bir hayata taşıyabilecek. Bu ilham al içeriğimizde, bu iki kavrama daha yakından bakacağız.